Cuma, Ağustos 18, 2006

adamın biri yolda yürürken omuzumu dürttü. dönüp baktım. "ben artık kimseye inanmam" dedi. cevap vermedim. zaten bir şey sormamıştı. ben de kadının tekine domates uzattım.
bunun üzerine babam pembe bıyıkları olduğunu söyledi. defterime "kafam gidecek ben burada kalıp onu bekleyeceğim" diye not düştüm.

Çarşamba, Ağustos 09, 2006















bekliyorum.

Salı, Ağustos 08, 2006

a perfect day for bananafish


On the sub-main floor of the hotel, which the management directed bathers to use, a woman with zinc salve on her nose got into the elevator with the young man."I see you're looking at my feet," he said to her when the car was in motion."I beg your pardon?" said the woman."I said I see you're looking at my feet.""I beg your pardon. I happened to be looking at the floor," said the woman, and faced the doors of the car."If you want to look at my feet, say so," said the young man. "But don't be a God-damned sneak about it." "Let me out here, please," the woman said quickly to the girl operating the car.The car doors opened and the woman got out without looking back."I have two normal feet and I can't see the slightest God-damned reason why anybody should stare at them," said the young man.

Pazartesi, Ağustos 07, 2006



bebeklerin büyük bir haz alırcasına ellerini ve ayaklarını inceledikleri bir dönemleri vardır. daha o dönemi aşamadım ben. haz falan aldığım da yok.
bebek değilim ki artık.